Linux Kullanıcılar Derneği e-posta listesine düşen mesaj
seçenek sunulmadan satılan Microsoft Windows işletim sistemini
istemeyerek, söz konusu işletim sisteminin iadesini isteyen ve iade
talebinin kabul edilmemesi nedeniyle Ankara 1. Tüketici Mahkemesine
başvuruda bulunan Pardus Kullanıcıları Derneği başkanı ve Linux
Kullanıcıları Derneği üyesi Av. Nihad Karslı, 2008 yılında açmış olduğu
davayı, 14 Aralık 2009 saat 10.25'te ilgili mahkemenin ürün ile beraber
alınması zorunlu hale getirilmiş olan Microsoft Windows işletim
sisteminin ederinin faiziyle birlikte iadesine karar vermesiyle
kazanmış oldu.
Ülkemizde ve birçok ülkede her bilgisayar satışıyla beraber bir işletim
sistemi satılıyor ve genelde aynı olan bu işletim sistemlerine lisanslı
olarak zaten sahip olunduğu halde ya da hiç kullanılmadan GNU/Linux,
BSD ve benzeri birçok özgür işletim sistemi kurularak silindiği halde
defalarca para ödemek zorunda kalınılıyor. Özellikle sadece özgür
yazılım kullanan insanların, satın aldıkları bilgisayar ile birlikte
dayatmacı bir üslup ile satılan Windows işletim sistemini bir kez bile
kullanmadan çöpe atıyor olması ve bilgisayarların Windows işletim
sistemi olmadan satın alınmak istenildiğinde, yetkili kişilerin olumsuz
bir şekilde yanıt vermesi uzun zamandır derneğimiz üyeleri başta olmak
üzere birçok bilgisayar kullanıcısının mağduriyetine yol açmaktadır.
Bu hukuksuzluğu durdurmak için derneğimiz üyesi ve Pardus Kullanıcıları
Derneği başkanı Av. Nihad Karslı tarafından dava açılmıştır. Davada
işletim sisteminin bilgisayarın ayrılmaz bir parçası olmadığı ve
tüketicinin tercih etme hakkı olduğunun savunulmuş, dayatılarak satılan
işletim sisteminin ederinin iadesi istenmiştir.
Bu davanın sonucu olarak özgür işletim sistemi kullanıcıları gibi yasal
işletim sistemi lisanslarına sahip kullanıcılar dava açmak yerine,
satıcı firmanın zorluk çıkarması durumunda, mahkemenin verdiği örnek
karar ile tüketici heyetine başvurarak, masrafsız bir şekilde
istemediği işletim sistemini iade ederek ederini geri alabilir. Bu
davanın sonucuyla beraber beklentimiz, özgürlüğünü kullanan bilinçli
bilgisayar kullanıcılarının oluşması, ülkemizde uluslararası firmaların
kendi ülke hukuklarına göre hazırladığı son kullanıcı sözleşmelerinin
değil, Türkiye Cumhuriyeti yasalarının geçerli olduğunun bilinmesidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder